

Başarılı bir girişimci olmanın temelinde yatan öz, inovasyon ve yaratıcılıkla birleşen bir tutkudur. Girişimcilik, sadece iş kurmak değil, aynı zamanda bir vizyonu gerçekleştirme yolculuğudur. Bu yolculuk, risk almayı, fırsatları görmeyi ve zorlukları aşmayı içerir. Girişimcilik, bir fikri hayata geçirme sürecidir. Ancak bu süreç, sadece mevcut olanı taklit etmek değil, yeni ve özgün çözümler üretmekle ilgilidir. Aslında mevcut olana kopyalasanız da olur 🙂 Neden mi? Çünkü, bence öncelikle konfor alanında çıkabilmek, üzerindeki ölü toprağı atabilmek, seninle yol yürüyecek arkadaşları bulmak lazım (Benim için en önemli ve değerli olanı). Bu da ancak bir şeyleri kopyalayarak başlar diye düşünüyorum. Tabi ki kendi fikrim, herkesin fikrine saygı duyuyorum. Fakat katılmıyorum 🙂
Mevcutu kopyaladıktan sonra insan duramıyor çünkü istediğini gerçekleştirme yolculuğundaki aldığı o haz duygusu onu İnovasyon yapmaya, mevcut durumu sorgulamaya ve daha iyi bir gelecek için yeni yollar aramayı itiyor. Bu bizim için, sık sık konfor alanından çıkarak bilinmeyene doğru cesurca adım atmayı gerektirecek. Yaratıcılık da girişimcilik de hayati bir role sahiptir. Yaratıcı düşünce, sorunlara farklı bakış açılarıyla yaklaşmayı ve beklenmedik çözümler bulmayı sağlar. Herkesin gördüğü sorunu farklı bir şekilde ele almak, girişimciliğin kalbidir. Peki biliyor muyuz insanlardan farklı olarak nasıl bakabileceğimizi ya da farklı baktığınızda onların size atfen “cins, garip, ilginç bir kişilik” gibi olumsuz cümleler söylendiğinde çok da kulak asmadan devam edebilecek misiniz? Eğer bu kadar olumsuz kelimeler ve insanlara rağmen Pozitif olarak bakabilirseniz, yaratıcı düşünce, inovasyonun temel itici gücüdür ve rekabetin önünde olmanın anahtarıdır.
Hayatın bir çok alanında başarısızlıklar, engeller ve hayal kırıklıkları kaçınılmazdır. İşte yaşanılan bu zorluklar, gerçek bir girişimcinin yolculuğunu durduramaz. Aksine, onları daha güçlü ve kararlı hale getirir. Başarılı bir girişimci olmak için tutku, azim ve öğrenmeye olan sürekli açıklık önemlidir. Ne zaman bunu kaybettiniz işte o zaman gerçekten bitti diyebiliriz. Ama burdan sizi çıkaracak tek kişi var. Yukarda da bahsettiğim en değerli varsaydığım seninle yolu yürüyen arkadaşlarındır.
Mesele bizim yol arkadaşımla denediğimiz bir çok girişimler oldu. Kimisi daha hayal ederken son buldu, kimisi hiç başlamadı (bir kahve muhabbetinde başlamadan bitti 😀 ) kimisi de devam ediyor, kimisi var el atarsak ayağa kalkacak gibi, herhalde öyle değil mi yol arkadaşı (ağır gönderme içerir…) Neyse işin özetine gelelim. Pandeminin ilk günleri daha önce yapmak için aldığımız ve farklı bir konsept için kullandığımız bir isim hakkımız ve domainimiz vardı. Bir anda aklımıza geldi ve 1 saat içinde biz bunu doğal ürünleri satabileceğimiz bir platform haline getirdik. Çünkü içimizde bir girişimci ruhu vardı ve evde durduğumuz zamanlar bize sıkıcı geliyordu. Kısa geçeceğim alt yapı, ürünlerin fotoğrafları ve ödeme altyapısı tamamladık. Bir gün toplantıdayken bir mesaj geldi. “İlk siparişiniz alınmıştır” diye. Bizde bir sevinç bir heyecan. Bir birimize soruyoruz bak gaza getirmek için sen mi verdin siparişi 🙂 baktık ikimizde değiliz yola devam ettik. Amaaaaa asıl eğlence bundan sonra başladı.
Ankara, Edirne, Bursa’dan arayan teyzeler aman Allah’ım yok bu ürün nereden geliyor, taze mi, yaprakta damar var mı gibi gibi deli sorular. Hiç bilmediğimiz bir alan oturduk bunları öğrendik. Sonra dedik tamam satış başladı derken kargo tammmm bir facia 🙂 ürünü götürüyoruz yok bunda su var, yok her gıda maddesini taşamayız felan filan neyse bu bizi vazgeçirmedi tabi ki de bir şekilde ürünleri gönderdik. Asıl unutamadığım şey bir gün ürünler Mersin’den İstanbul Otogarına geldi. Bizde karşılamaya gittik ürünleri aldık büyük boy poşetlerde onları paketlememiz lazım arabanın bagajında ürün paketliyoruz. İkimizde aynı anda “bize kimse girişimciliğin böyle bir şey olduğundan bahsetmemişti” dedik ve baya bir güldük, eğlendik. Neyse biz şunu fark etmiştik ürünü satmak bizi heyecanlandırıyor ama asıl bizim peşinden koştuğumuz şey bu işi yaparken aldığımız haz duygusuydu. Eee bu kadar geyikten sonra sonuca gelecek olacaksak biz konfor alanında çıkmak için bir adım attık ve çok güzel bir tecrübeyle döndük. İnovasyon kısmı ne mi oldu? Hala çalışmalara devam ediyor 😀
Toparlamak gerekirse İnovasyon ve yaratıcılıkla birlikte, değişen dünyada rekabetin önünde olmak ve gerçek bir etki yaratmak mümkündür. Girişimcilik, cesaret gerektiren bir maceradır ve sadece cesurlar için değil, aynı zamanda yenilikçiler ve yaratıcı ruhlar içindir.
Son olarak tamda bu yazıyı yazdığım hafta Barış ÖZCAN bir vido yayınladı ve bununla alakalı olduğunu düşündüğüm için ekledim. Şimdiden iyi seyirler. Bol girişimler…
Bir yanıt yazın